Sivas Tanıtım

Sivas İç Anadolu’nun doğusunda yer alan, Mezopotamya’dan gelen kervanların geçtiği tarihi ipek Yolu üzerinde yer alması nedeniyle tarihte önemli bir yeri olan ve ünlü Kral Yolu’nun da geçtiği büyük bir şehirdir. Sivas’ın 2019 nüfusu, tahmini verilere göre 647.784'tür. Ayrıca Sivas, Türkiye’nin yüzölçümü açsından en büyük ikinci ilidir.

Sivas; kuzeyde Giresun, Ordu ve Tokat, doğuda Erzincan, güneyde Malatya, Kahramanmaraş, Kayseri ve batıda Yozgat illeriyle komşudur. Şehir, Orta Anadolu, Doğu Anadolu ve Karadeniz ile Güneydoğu Anadolu bölgesi arasında arasındaki geçiş yolu üzerinde yer almaktadır. Özellikle 1930 sonrasında demiryolu ve karayollarının yapılandırılması sonucunda şehir, konum itibariyle ulaşım ağı üzerinde bir kavşak haline gelmiştir. Son yıllarda hızla gelişen havayolu taşımacılığı da Sivas'a ekonomik anlamda canlılık kazandırmıştır. Sivas Nuri Demirağ Havalimanı Sivas şehir merkezine 22 kilometre mesafede olup, havalimanından kalkan özel servisler ile şehir merkezine kolay ulaşım imkanı sağlanmaktadır. 

 

Sivas Gezilecek Yerler

Gökpınar Gölü

Gökpınar gölü tabii güzelliği bakımından Gürün’ün olduğu kadar ülkemizin de nadide yerlerinden biridir. İlçe merkezine 10 kilometre uzaklıktadır. Suyu tatlı, berrak ve temizdir. Öyle ki bazı kısımların derinliği 17-20 metreyi bulduğu halde içine atılan küçük bir cismin tabana kadar çöküşü ve tabandaki duruşu, net olarak izlenebilmektedir. Gölün diğer bir özelliği, güneşin açısına göre ton değiştirmesidir. Gölün rengi mavi-gök renginden olduğu için bu ad verilmiştir. Yaslandığı kayaların dibinden ve yer yer tabandan kaynayan göl, iki parçadan oluşmaktadır. Küçük Göl adı verilen gölden çıkan suda alabalık üretimi yapılmaktadır. Büyük Göl ise turistik amaçlarla ziyaret edilen bir konumdadır.

Divriği Ulu Camii

Divriği ve civarında en erken yerleşim Hititler Dönemi'ne kadar inmektedir. Yöre, Mengücekoğullarının yönetimi altında olduğu dönemde Ahmet Şah ve eşi Turan Melek tarafından camii ile birlikte 1228-1229 yıllarında yaptırılmıştır. İslam mimarisinin bu başyapıtı iki kubbeli türbeye sahip bir cami ve ona bitişik bir hastaneden oluşmaktadır. Yapılar, mimari özelliklerinin yanı sıra, sergilediği zengin Anadolu geleneksel taş işçiliği örnekleriyle UNESCO Dünya Miras Listesi'nde yer almaktadır.

Kangal Balıklı Kaplıca

Sivas İli sınırları içerisinde; İl merkezine 90 km uzaklıktaki Kangal İlçesinin 13 km kuzeydoğusunda bulunan Hamam Deresi (Topardıç Deresi) vadisinde yer alan, Balıklı Çermik- Yılanlı Çermik adlarıyla da anılan kaplıcadır.Balıklı Kaplıcanın bulunduğu vadi boyunca güneye doğru gidildikçe diğer bazı kaynaklara da rastlanmaktadır. Bunların debisi en fazla olanı; Kangal İlçesine bağlı Kalkım Köyünde bulunan Kalkım Kaplıcası'dır. Bu Kaynak suyunda da Kangal Balıklı Kaplıca da yaşayan aynı tür balıklara rastlanmaktadır. Rakımı 1425 m olan Balıklı Kaplıca da kaynaklar, kuzey-güney doğrultusunda dizilmiş olup 5 ayrı yerden kaynak almaktadır. Kaplıca suyu aslında belirli bir kaynak noktasından çok, kum taşları arasından yaygın olarak yüzeye çıkmakta ve dere kenarı boyunca sızıntılar oluşmaktadır. 1917 yılında sazlık bir alan olan kaplıca, 1966 yılında dört adet havuz ve iki katlı 16 odalı bir motel ile hizmete açılmıştır.Günümüzde ise dört kısım otel, altı havuz, 16 adet özel banyo, lokanta , market ve çay bahçesi hizmet vermektedir.

Alacahan Kervansarayı

Eski Bağdat “İpek Yolu”; yeni Sivas-Malatya karayolunun 100. km.'sinde bulunan Alacahan Nahiyesi içindeki Han, hacim olarak oldukça büyük ve geniş, üstü tamamıyla kapılı, “kışlık han” özelliğindedir. Siyah-beyaz taş örgülü almaşa duvarlarında atfen Alacahan denilen hana dışa çıkıntılı yuvarlak kemer gerisindeki alçak basık kemerli kapısından girilir. Ortada beşik tonozlu büyükçe bir orta sahın ile bu sahından açılan yine büyük iki yan sahına geçilir. 

Dipsiz Göl

Dağlık bir arazı yapısının egemen olduğu Doğanşar İlçesinde yaylalar büyük bir alanı kaplamaktadır. Bitki örtüsü Sivas ve çevresine göre daha zengindir. Kayın, köknar, sarıçam ormanları bu bakımdan en önemli özelliğini oluşturur. Dipsizgöl, küçük bir alana sahip olmakla birlikte etrafındaki koruluk ve kır manzaralarıyla gezilip görülmeye değer güzelliktedir.

Sarissa Antik Kenti

Sarissa, surlu ve sanıldığından da büyük antik bir kenttir. Yöre halkının buraya “Kuşaklı” demesinin nedeni de buradaki surlardır. Çivi yazılı Hitit tabletleri hem bir kralın varlığını hem de bayram kutlamalarını göstermektedir. Kazılarda açığa çıkarılan, kazı ekibinin “C Binası” dediği 76 metre uzunluğundaki tapınak binası MÖ 1525'e tarihlendirilmektedir. Bina “Hitit kentlerinde bulunanların en büyüğü” olarak tanımlanmaktadır. Mitolojide “Fırtına Tanrısı'nın Hayvanları” arasındaki boğadan burada bir çift bulunması da buradaki tanrının önemli olduğu düşüncesini desteklemektedir. Yakın zamanda bulunan tabletler arasında 18 fal, 3 bayram metni, 12 dinsel kült dokümanı çıkmıştır. Hitit kralının altında kent krallarının ya da yerel kralların bulunduğu bilinmektedir. Burada bulunan kralın adının Mazitima ya da Mimazati olduğu mühürlerden anlaşılmaktadır.

Çifte Minareli Medrese

Taç kapının hemen üzerinde üç yönden akan yazıttan medresenin, İlhanlı Veziri Sahip Şemseddin Mehmet Cüveyni tarafından 1271/1272 yılında yaptırıldığı anlaşılmaktadır. Yapının günümüze ulaşan tek özgün yanı, Anadolu'nun en yüksek taç kapısına sahip görkemli ön cephesidir. Taç kapı üzerinde yükselen iki minare ise adeta Sivas'ın sembolü olmuştur. Anadolu'da yapılmış en abidevi medreselerden biri olup, Dârü'l-hadis adıyla da bilinir. İki katlı, dört eyvanlı bir yapıdır. Taç kapının üzerindeki tuğla minareler çini bezemelidir. Bitkisel ve geometrik motiflerle süslü taşkapı ile yanlarındaki mukarnaslı nişler yapıya hareketli bir görüntü kazandırmıştır. Köşelerde yivli yarım kuleler vardır. Halen sağlam durumda olup ziyarete açıktır.

Terelik Kanyonu

Sivas merkeze 105 kilometre, Kangal ilçe merkezine ise 20 kilometre uzaklıkta, Balıklıtohma Çayı üzerinde bulunmaktadır. Eşsiz güzelliğe sahip olan 8 kilometre uzunluğundaki kanyon, görenleri kendisine hayran bırakıyor. Dev kayaların arasından akan Balıklıtohma Çayı ise soğuk suyu ve berrak görünümü ile dikkat çekiyor. Kanyon çok az kişi tarafından biliniyor. Bu nedenle pek ziyaretçisi olmayan kanyon, gürültüden ve insan kalabalığından uzak haliyle doğa severleri bekliyor. Bölge sakinlerinin hafta sonlarında piknik yaptığı kanyon, ayrıca şehrin gürültüsünden uzaklaşmak isteyenlerin ise ilk tercihi oluyor. Kanyona zaman zaman Türkiye Dağcılık Federasyonu İl Temsilciliği ve Sivas Doğa Sporları Arama ve Kurtarma Kulübü üyeleri yürüyüş düzenliyor.

Gök Medrese

Gök Medrese, Türk mimarisinin ve süsleme sanatının birlikte görülebildiği en önemli yapılardandır. Yapının çeşitli bölümlerindeki yazıtlardan IV. Kılıçaraslan'ın oğlu III. Gıyaseddin Keyhüsrev döneminde Vezir Sahip Ata Fahreddin Ali tarafından, 1271 yılında yaptırıldığı anlaşılmaktadır. Gök Medrese'nin, mermer taş kapısı, ışık-gölge oyununu yaşatacak denli zengin bir görünüme sahiptir. Yapı, açık avlulu, dört eyvanlı, iki katlı plan özelliğine sahiptir. Yapıldığı tarihten itibaren dini ilimlerin tahsil edildiği medrese olarak hizmet verdiği bilinen bina 1926 yılında müzeye dönüştürülmüştür.

Sızır Şelalesi

SİT alanı ilan edilerek koruma altına alınan şelale, Gemerek ilçesi, Sızır kasabasına 1 kilometre mesafede, Çat Ormanları içerisinde, Göksu Çayı üzerindedir. Yörenin sıkça gelinen dinlenme yerlerindendir. Sızır Şelalesi ve çevresi doğa yürüyüşü için uygundur.